dalış işaretleri

Kullanım örnekleri

dalış işaretleri
diving signal
icon arrow

diving

Phonetic: "/ˈdaɪvɪŋ/"

Part Of Speech: verb


Definition: To swim under water.


Definition: To jump into water head-first.


Definition: To jump headfirst toward the ground or into another substance.

Example: to dive into home plate


Definition: To descend sharply or steeply.


Definition: (especially with in) To undertake with enthusiasm.

Example: She dove right in and started making improvements.


Definition: To deliberately fall down after a challenge, imitating being fouled, in the hope of getting one's opponent penalised.


Definition: To cause to descend, dunk; to plunge something into water.


Definition: To explore by diving; to plunge into.


Definition: To plunge or to go deeply into any subject, question, business, etc.; to penetrate; to explore.

icon arrow

diving

Phonetic: "/ˈdaɪvɪŋ/"

Part Of Speech: noun


Definition: The action of the verb to dive in any sense.


Definition: The sport of jumping into water, often acrobatically.


Definition: Descending below the surface of the water to interact with the environment.


Definition: The act of pretending to be tripped or brought to the ground by an opposition player in order to secure a undeserved penalty.

icon arrow

diving

Phonetic: "/ˈdaɪvɪŋ/"

Part Of Speech: adjective


Definition: That or who dives or dive.

icon arrow

signal

Phonetic: "/ˈsɪɡnəl/"

Part Of Speech: noun


Definition: A sequence of states representing an encoded message in a communication channel.


Definition: Any variation of a quantity or change in an entity over time that conveys information upon detection.


Definition: A sign made to give notice of some occurrence, command, or danger, or to indicate the start of a concerted action.


Definition: An on-off light, semaphore, or other device used to give an indication to another person.


Definition: (of a radio, TV, telephone, internet, etc.) An electromagnetic action, normally a voltage that is a function of time, that conveys the information of the radio or TV program or of communication with another party.

Example: My mobile phone can't get a signal in the railway station.


Definition: An action, change or process done to convey information and thus reduce uncertainty.


Definition: A token; an indication; a foreshadowing; a sign.


Definition: Useful information, as opposed to noise.


Definition: A simple interprocess communication used to notify a process or thread of an occurrence.


Definition: A signalling interaction between cells

icon arrow

signal

Phonetic: "/ˈsɪɡnəl/"

Part Of Speech: verb


Definition: To indicate; to convey or communicate by a signal.


Definition: To communicate with (a person or system) by a signal.

Example: Seeing the flames, he ran to the control room and signalled headquarters.

icon arrow

signal

Phonetic: "/ˈsɪɡnəl/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Standing above others in rank, importance, or achievement.

Example: a signal exploit; a signal service; a signal act of benevolence

İngilizce Türkçe Cümle Çevirmeni

Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.

Belki tercümanlık mesleğinde ustalaşmak istersiniz? Sitemizle eğitiminiz hızlı ve kolay olacak! Çevirmenler çeviri yaparken çeşitli becerilere ve materyallere ihtiyaç duyarlar. Çevirmenlerin genel özellikleri çevrilecek olan erek dile ve kaynak dile çok iyi hakim olmak, okuduklarını ve duyduklarını iyi anlamak ve iyi bir hafızaya sahip olmaktır. Fonetik, gramer ve cümlelerdeki kelime örnekleriyle birlikte kapsamlı bir kelime, deyim ve ifade kitaplığına sahip çevirmenimiz ilk kez kullanışlı bir materyal olarak kullanılabilir.İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!