loup gris

Kullanım örnekleri

loup gris
grey wolf
icon arrow

grey

Phonetic: "/ɡɹeɪ/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Having a color.

Example: Wash colored items separately from whites and darks to prevent the colors from bleeding.


Definition: Having a particular color or kind of color.

Example: The room was red, with a dark-colored rug.


Definition: Having prominent colors; colorful.

Example: The singer wore a colored shirt.


Definition: Influenced pervasively but subtly.

Example: My opinions are colored by my upbringing.


Definition: Of skin color other than white; in particular, black.


Definition: Of neither black nor white skin color.

Example: Most of the colored community speaks Afrikaans, whereas languages like Xhosa or Venda are typically spoken by blacks and English is spoken mostly by whites.


Definition: Designated for use by colored people (in either the US or South African sense).

Example: a colored drinking fountain

icon arrow

grey

Phonetic: "/ɡɹeɪ/"

Part Of Speech: noun


Definition: An achromatic colour intermediate between black and white.


Definition: An animal or thing of grey colour, such as a horse, badger, or salmon.


Definition: An extraterrestrial humanoid with greyish skin, bulbous black eyes, and an enlarged head.

icon arrow

grey

Phonetic: "/ɡɹeɪ/"

Part Of Speech: verb


Definition: To become grey.

Example: My hair is beginning to grey.


Definition: To cause to become grey.


Definition: To turn progressively older, in the context of the population of a geographic region.

Example: the greying of Europe


Definition: To give a soft effect to (a photograph) by covering the negative while printing with a ground-glass plate.

icon arrow

grey

Phonetic: "/ɡɹeɪ/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Having a color somewhere between white and black, as the ash of an ember.


Definition: Dreary, gloomy.


Definition: Having an indistinct, disputed or uncertain quality.


Definition: Relating to older people.

Example: the grey dollar, i.e. the purchasing power of the elderly

icon arrow

wolf

Phonetic: "/wʊlf/"

Part Of Speech: noun


Definition: The gray wolf, specifically all subspecies of the gray wolf (Canis lupus) that are not dingoes or dogs.

Example: Check out my pet. He's a wolf.


Definition: A man who makes amorous advances to many women.


Definition: A wolf tone or wolf note.

Example: The soft violin solo was marred by persistent wolves.


Definition: Any very ravenous, rapacious, or destructive person or thing; especially, want; starvation.

Example: They toiled hard to keep the wolf from the door.


Definition: One of the destructive, and usually hairy, larvae of several species of beetles and grain moths.


Definition: A white worm, or maggot, which infests granaries.


Definition: An eating ulcer or sore. See lupus.


Definition: A willying machine.

icon arrow

wolf

Phonetic: "/wʊlf/"

Part Of Speech: verb


Definition: To devour; to gobble; to eat (something) voraciously.


Definition: To make amorous advances to many women; to hit on women; to cruise for sex.


Definition: To hunt for wolves.

Ücretsiz İngilizce-Türkçe Çevirmen

Hızlı bir İngilizce'den Türkçe'ye çeviriye ihtiyacınız olduğunda arkadaşlarınıza ve ajanslara başvurmayı bırakın. Kendinizi uygulamamızla donatın ve bunu kendiniz, daha hızlı ve daha doğru bir şekilde yapmak için devasa kitaplığımızdan yararlanın. Uygulamalarımız iPhone, iPad, Mac ve Apple Watch ile yerel olarak entegre olur. Ayrıca, sınıfının en iyisi Safari, Chrome, Firefox, Opera ve Edge uzantılarımızla favori tarayıcınızı özelleştirebilirsiniz. Facebook sayfamızı ziyaret edin ve sütunumuzu okuyun - yeni gönderilerimizden bazıları burada görünecek. Teşekkürler!

Çevirilerinizi daha da iyi hale getirmek için özel olarak tasarlanmış arayüzümüzün yeni özelliklerine göz atın. Doğal olarak, hizmetimiz ücretsiz kalır ve ayrıca bir uygulama olarak da mevcuttur. Tüm özellikler, çeşitli ortak dillerin kombinasyonları için yerel olarak mevcuttur. Diğer özellikler ve dil kombinasyonları aşağıdadır. Hangi dile çeviri yaparsanız yapın, ortaya çıkan metin çevrimiçi sözlüğümüze bağlanır. Anlamları ve diğer cümlelerdeki kullanımları hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, çıktı metin kutusundaki tek tek kelimeler ayrıntılı olarak analiz edilir. Her şey tamamen ayrıntılı ve gerekirse test edilmiştir!İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!Çevirinin anadilde gerçek anlamda ses çıkarabilmesi için dilsel doğruluğun yanı sıra kültürel özellikler ve bilginin de sağlanması esastır. Bu yüzden dilin nüanslarını bilen İngiltere'den tercümanlarla çalışıyoruz. Türkçe ve İngilizce tercümanlarımız, çeviride hiçbir şeyin kaybolmamasını sağlamak için sorularınızı yanıtlamak ve açıklamalar sağlamak için her zaman hazırdır. Tercümanımızın rekor sürede doğru çeviriler sunabilmesinden ve bunun hızlı, güvenli ve tamamen ücretsiz olmasından gurur duyuyoruz! Kullanıcılarımızı önemsiyoruz.