yerel yönetim

Kullanım örnekleri

yerel yönetim
local government
icon arrow

local

Phonetic: "/ˈləʊkl̩/"

Part Of Speech: noun


Definition: A person who lives near a given place.

Example: It's easy to tell the locals from the tourists.


Definition: A branch of a nationwide organization such as a trade union.

Example: I'm in the TWU, too. Local 6.


Definition: A train that stops at all, or almost all, stations between its origin and destination, including very small ones.

Example: The expresses skipped my station, so I had to take a local.


Definition: One's nearest or regularly frequented public house or bar.

Example: I got barred from my local, so I've started going all the way into town for a drink.


Definition: A locally scoped identifier.

Example: Functional programming languages usually don't allow changing the immediate value of locals once they've been initialized, unless they're explicitly marked as being mutable.


Definition: An item of news relating to the place where the newspaper is published.

icon arrow

local

Phonetic: "/ˈləʊkl̩/"

Part Of Speech: adjective


Definition: From or in a nearby location.

Example: We prefer local produce.


Definition: (of a variable or identifier) Having limited scope (either lexical or dynamic); only being accessible within a certain portion of a program.


Definition: (of a condition or state) Applying to each point in a space rather than the space as a whole.


Definition: Of or pertaining to a restricted part of an organism.

Example: The patient didn't want to be sedated, so we applied only local anesthesia.


Definition: Descended from an indigenous population.

Example: Hawaiian Pidgin is spoken by the local population.

icon arrow

local

Phonetic: "/ˈləʊkl̩/"

Part Of Speech: adverb


Definition: In the local area; within a city, state, country, etc.

Example: It's never been more important to buy local.

icon arrow

local

Phonetic: "/ˈləʊkl̩/"

Part Of Speech: noun


Definition: An anesthetic (anesthetic substance) that causes loss of sensation only to the area to which it is applied.

icon arrow

government

Phonetic: "/ˈɡʌvə(n)mənt/"

Part Of Speech: noun


Definition: The body with the power to make and/or enforce laws to control a country, land area, people or organization.


Definition: (grammar) The relationship between a word and its dependents.


Definition: The state and its administration viewed as the ruling political power.

Example: If the citizens must follow the law, then the government must follow the constitution.


Definition: The management or control of a system.


Definition: The tenure of a chief of state.

Türkçe'den İngilizce'ye Çevirmen

Tek bir tıklamayla kelimeleri çevirin! Türkçe'den İngilizce'ye çevirmenimiz iki yönlü bir çeviri programıdır, anlamların ikamesi için kapsamlı bir sözlük içerir, kelime öbeklerinin ve ifadelerin kullanım örneklerini ve bunların fonetik bileşenlerini gösterir. Tercümanımız, çeviri alanındaki bilgi tabanını sürekli olarak güncelleyen ve son kullanıcı için tamamen anonim ve ücretsiz olarak korurken hizmet kalitesini koruyan profesyonel bir dilbilimci ekibi tarafından oluşturulmuştur. Çevirileriniz sadece size ait!

İster eğitim, iş veya kişisel amaçlar için İngilizce'den Türkçe'ye veya Türkçe'den İngilizce'ye çevrilmiş metinlere ihtiyacınız olsun, online çeviri siteleri aklınıza gelen ilk çözüm olabilir. Tercümanımız kurumsal, akademik, yasal, tıbbi terimleri yetkin bir şekilde dikkate alır. Ayrıca çeviri aşamasında, aklınıza gelen metnin, ihtiyacınız olan terimler kullanılarak, bu alanda profesyonellerle çalışarak ihtiyacınız olan tarzda tercüme edildiğinden emin olabilirsiniz.Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!